Menu

Arama Yapın

MARKA VE PATENT VEKİLLİĞİ SINAVINA HAZIRLIK EĞİTİMLERİNİ İNCELE!

Menu

Bu kitap, e-kitap formatında olduğu için 1,57 ağaç kesilmekten kurtarılmıştır.

E-Kitaplar

İş Hukukunda Fazla Çalışma

  • Yayınevi: Aristo Yayınevi
  • Yazar: Av. Gökşan YILMAZ
  • Sayfa Sayısı: 216
  • Yayın Tarihi: 08.01.2021
  • Baskı: 1
  • Tür: E-kitap
  • Basılı Olsaydı Fiyatı: 115,00
115,00 TL
46,00 TL

Bu kitap 2388 kez incelendi; 148 adet satıldı.

Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku, Tez Serisi

Ekonomik ve teknolojik gelişmeler, çalışma sürelerinin uygulanmasında esneklik sağlamaya yönelik düzenlemeler yapılması ihtiyacını doğurmuştur. 1475 sayılı İş Kanunu’nun katı düzenlemelerinden çıkılarak oluşturulan 4857 sayılı İş Kanunu’muzda işçi sağlığı ve işveren ihtiyaçları arasında bir denge kurulmak istenmiştir. Bu nedenle 4857 sayılı Kanunla gerekli esnekleştirilmelere gidilmiş; çalışma süreleri ile fazla çalışmalar yeniden düzenlenmiş, fazla saatlerle çalışmalar, fazla çalışma ücreti yerine serbest zaman verilmesi gibi yeni düzenlemeler hüküm altına alınmıştır.

Yapılan değişiklikler ve yenilikler ile birlikte, fazla çalışmalar ve fazla sürelerle çalışmalar, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41-43. ve Türk Borçlar Kanunu’nun 398 ve 402. maddeleri ve 06.04.2014 tarihinde yürürlüğe giren İş Kanuna İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği ile düzenlenmiştir.

Çalışma hayatının getirdiği zorluklar ve ihtiyaçlar nedeniyle işveren, işçisini haftalık ve günlük çalışma süresi sınırlarının üzerinde çalıştırmaya devam etmiştir. Bu durum işçinin fazla çalışma ve fazla saatlerle çalışma kavramlarını da beraberinde getirmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu ile Fazla Çalışma Yönetmeliği’ne göre, “Fazla çalışma, iş kanununda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalardır”. Fazla çalışma tanımına eski kanunlarda da yer verilirken, fazla saatlerle çalışma 4857 sayılı İş Kanunu ile getirilen yeni düzenlemeler arasında yer almıştır.

4857 sayılı İş Kanunu ile Fazla Çalışma Yönetmeliği’ne göre, “Fazla sürelerle çalışma; haftalık çalışma süresinin sözleşmelerle kırk beş saatin altında belirlendiği hallerde, uygulanmakta olan ortalama haftalık çalışma süresini aşan ve kırk beş saate kadar yapılan çalışma” olarak tanımlanmaktadır.

Avukat

Av. Gökşan YILMAZ

  • Eğitim Sayısı 0
  • E-Kitap Sayısı 1
  • Eğitim Alan Kişi Sayısı 0
  • E-Kitap Alan Kişi Sayısı 148

Eğitmen Hakkında

Yazar, 15 Ekim 1994 yılında Ankara’da doğdu. İlk ve orta eğitimini TED Ankara Koleji, lise eğitimini Ufuk Arslan Anadolu Lisesi’nde tamamladı.

2016 yılında Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde lisansını tamamladı. 2017 yılında avukatlığa başlaması ile birçok meslek içi eğitim aldı. 2018 yılında Anadolu Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’nde Uluslararası İlişkiler lisansını tamamladı.  2019 yılında Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde özel hukuk alanında “İş Hukukunda Fazla Çalışma” başlıklı yüksek lisans tezini tamamladı.

Ankara Barosu’na bağlı olarak  2018 yılında kendi avukatlık bürosunu kuran yazar, hali hazırda  başta işçi ve işveren alacakları olmak üzere Bireysel ve Toplu İş Hukuku; takip, haciz ve satış işlemleri olmak üzere İcra ve İflas Hukuku; boşanma, velayet, vesayet ve nafaka davaları olmak üzere Aile Hukuku; Tüketici Hukuku; Ticaret Hukuku; değer kaybı, destekten yoksun kalma tazminatı ve sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan diğer alacaklar olmak üzere Sigorta Tahkimi ile İdari Yargılama ve Vergi Hukuku alanlarında çalışmalarına devam etmektedir.

Sosyal Medya


Yazar, 15 Ekim 1994 yılında Ankara’da doğdu. İlk ve orta eğitimini TED Ankara Koleji, lise eğitimini Ufuk Arslan Anadolu Lisesi’nde tamamladı.

2016 yılında Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde lisansını tamamladı. 2017 yılında avukatlığa başlaması ile birçok meslek içi eğitim aldı. 2018 yılında Anadolu Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’nde Uluslararası İlişkiler lisansını tamamladı.  2019 yılında Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde özel hukuk alanında “İş Hukukunda Fazla Çalışma” başlıklı yüksek lisans tezini tamamladı.

Ankara Barosu’na bağlı olarak  2018 yılında kendi avukatlık bürosunu kuran yazar, hali hazırda  başta işçi ve işveren alacakları olmak üzere Bireysel ve Toplu İş Hukuku; takip, haciz ve satış işlemleri olmak üzere İcra ve İflas Hukuku; boşanma, velayet, vesayet ve nafaka davaları olmak üzere Aile Hukuku; Tüketici Hukuku; Ticaret Hukuku; değer kaybı, destekten yoksun kalma tazminatı ve sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan diğer alacaklar olmak üzere Sigorta Tahkimi ile İdari Yargılama ve Vergi Hukuku alanlarında çalışmalarına devam etmektedir.


FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

 

Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.

 

Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.

 

Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.

 

Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.

 

O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.

 

Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.

 

Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.

 

Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:

 

Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.

 

Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)

 

FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.

 

Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.

 

Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.

 

Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.

 

Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…