Menu

Arama Yapın

İcra İflas Hukukunda Güncel Meseleler 2024 | Hemen Kaydolmak İçin Tıkla

Menu

Bu kitap, e-kitap formatında olduğu için 1,25 ağaç kesilmekten kurtarılmıştır.

E-Kitaplar

İşyerinde Psikolojik Tacize Maruz Kalan İşçilerin İş Hukuku Kapsamında Kullanabilecekleri Haklar

  • Yayınevi: Aristo Yayınevi
  • Yazar: Öğr. Gör. Selçuk CENGİZ
  • Sayfa Sayısı: 172
  • Yayın Tarihi: 05.01.2023
  • Baskı: 1
  • Tür: E-kitap
  • Basılı Olsaydı Fiyatı: 220,00
220,00 TL
88,00 TL

Bu kitap 4311 kez incelendi; 56 adet satıldı.

Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku, Tez Serisi

Psikolojik taciz kavramı gelişmekte olan bir hukuk terimi olup psikolojik taciz ile ilgili uygulamada sorunlar olduğu bilinmektedir. Bu nedenle psikolojik taciz eylemleri yargıya taşınmaktadır. Açılan davalar incelendiğinde farklı mahkemelerden farklı kararların çıktığı Yargıtay’ın da istikrar kazanmış içtihatlarının olmadığı görülür. Bu durumun temel sebebi mevzuatımızda boşluk olması nedeniyle psikolojik tacizin sınırının net bir şekilde ortaya konmamış olmasıdır.

Doktrinde bir işyerinde işçilere amirleri, aynı seviyedeki ya da alt seviyedeki işçiler tarafından sürekli şekilde yapılan kasıtlı kötü muameleler psikolojik taciz olarak tanımlanır. Psikolojik tacize genellikle işyerleri, okul, hastane vb. topluluklar içinde sık sık rastlanılır. Psikolojik tacizle fail işyerlerinde belirlenen bir işçiyi kurban seçip, işçilerin işyeri huzurunu bilinçli bir şekilde ortadan kaldırır. Psikolojik taciz işçinin iç dünyasını karartan, işçileri bezdiren, aşağılayan, değersiz olmasını hissettiren davranışlardır.

Psikolojik tacize uğrayan mağdur yargı yolunu tercih ederek psikolojik tacizin durdurulması, önlenmesi ve tespiti davaları ile hukuki korunma sağlayabilir. Mağdur işçi zararlarının giderilmesi için maddi, manevi tazminat davalarını açabilir. Ayrıca mağdur işçi psikolojik taciz fiili nedeniyle ayrımcılık tazminatı talep edebilir. Sözleşmeyi haklı nedenle fesheden işçi ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, kıdem tazminatı isteyebilir ve şartları oluşmuşsa işe iade davası açabilir.

Mağdur işçiye uygulanan psikolojik taciz süreklilik arz eden sistematik davranışlardır. Bu nedenle işyerinde görülen her kaba veya kötü davranış psikolojik taciz olarak adlandırılamaz. İşte bu noktada psikolojik taciz eyleminin ispatlanması sorunu ile karşılaşmaktayız. Genel olarak somut olay içerisinde gerçekleşen bir eylemin psikolojik taciz olup olmadığını ispatlamak tam olarak mümkün değildir. Dolayısıyla psikolojik taciz iddialarında işçinin ispat yükünü kolaylaştıran araçlardan faydalanılması gerekir. İspat kolaylığı açısından tam ispat yerine hayatın akışı, tecrübe kurallarına uyan tutarlı, illiyet bağı olan eylemler dikkate alınarak emare ispatı kabul edilerek işçi lehine yorum ilkesi yapılması gereklidir. Somut bir olayda mağdur işçi güçlü bir şekilde delil arz ederse ispat yükünü yerine getirdiği varsayılmalıdır.

Psikolojik tacizle ilgili mevzuatımızda eksiklik olması ve uygulamada psikolojik tacize sık sık rastlanılması nedeniyle psikolojik taciz çalışmamızda ele alınmıştır. Bu çalışma ile hâkimlerin, halkın aydınlatılması ve Türk iş hukukuna katkı sağlanması hedeflenmiştir. Psikolojik tacizde ispat konusunda eksiklik olması ve bu eksikliğin giderilmesi bu eserin ele alınmasındaki amaçlardan bir diğeridir. Bu eserle psikolojik tacizin usul ve esaslarının tespiti yapılacak olup teori ve pratik açısından hukuk camiasına katkı sağlanacaktır.

Anahtar Kelimeler: Psikolojik Taciz, İşçiler

Akademisyen

Öğr. Gör. Selçuk CENGİZ

  • Eğitim Sayısı 0
  • E-Kitap Sayısı 1
  • Eğitim Alan Kişi Sayısı 0
  • E-Kitap Alan Kişi Sayısı 0

Eğitmen Hakkında

Adana’nın Kozan İlçesi’nde 1992 yılında doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Kozan’da tamamladı. Lisans eğitimini Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde tamamladı. Daha sonra 1 yıllık stajını tamamlayarak 2015 yılında avukatlık mesleğini yapmaya başladı.

2016 yılında Çağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Ana Bilim Dalında yüksek lisansa başlayarak akademik kariyerine başladı. 2017-2018 yılları arasında Çukurova Üniversitesi Kozan Meslek Yüksek Meslek Okulu’nda hukuk derslerine girdi.

2019 yılında avukatlık mesleğine veda ederek halen Antakya Meslek Yüksekokulu Adalet Programı Hukuk Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışmakta. 2020-2022 yılları arası Hatay Polis Meslek Eğitim Merkezi’nde hukuk derslerine girdi. Halen Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı’nda doktora eğitimine devam etmektedir.

Sosyal Medya


Adana’nın Kozan İlçesi’nde 1992 yılında doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Kozan’da tamamladı. Lisans eğitimini Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde tamamladı. Daha sonra 1 yıllık stajını tamamlayarak 2015 yılında avukatlık mesleğini yapmaya başladı.

2016 yılında Çağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Ana Bilim Dalında yüksek lisansa başlayarak akademik kariyerine başladı. 2017-2018 yılları arasında Çukurova Üniversitesi Kozan Meslek Yüksek Meslek Okulu’nda hukuk derslerine girdi.

2019 yılında avukatlık mesleğine veda ederek halen Antakya Meslek Yüksekokulu Adalet Programı Hukuk Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışmakta. 2020-2022 yılları arası Hatay Polis Meslek Eğitim Merkezi’nde hukuk derslerine girdi. Halen Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Anabilim Dalı’nda doktora eğitimine devam etmektedir.


FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

 

Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.

 

Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.

 

Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.

 

Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.

 

O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.

 

Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.

 

Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.

 

Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:

 

Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.

 

Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)

 

FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.

 

Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.

 

Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.

 

Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.

 

Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…