E-Kitaplar
Önalım Hakkı
- Yayınevi: Aristo Yayınevi
- Yazar: Dr. Öğr. Üyesi Nagehan KIRKBEŞOGLU
- Sayfa Sayısı: 137
- Yayın Tarihi: 01.05.2019
- Baskı: 1
- Tür: E-kitap
- Basılı Olsaydı Fiyatı: 190,00
Bu kitap 2253 kez incelendi; 248 adet satıldı.
Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Medeni Hukuk, Taşınmaz (Gayrimenkul) Hukuku
Bilindiği üzere, Türk Medenî Kanunu'nun (TMK) 732 vd. maddelerinde düzenlenen yasal önalım (şuf'a) hakkı ve sözleşmeden doğan önalım hakkı, taşınmaz mülkiyetinin kanundan doğan kısıtlamalarından biridir. Söz konusu hak, paylı mülkiyete tâbi taşınmazlarda, paydaşlardan birinin payını kısmen veya tamamen, paydaşlar dışında bir kimseye satması halinde, diğer paydaşlara, aynı şartlarla payın alıcısı olma yetkisi veren, dava yoluyla kullanılan (TMK 734/I) bir haktır. Taşınmazları konu edinen önalım hakları, kaynağını sözleşmede veya kanunda bulabilir. Sözleşmesel önalım hakları, TMK md. 735 ve TBK md. 240-242 hükümlerine tâbidir. Önalım sözleşmesiyle kurulan önalım hakkı kişisel bir haktır ve TBK md. 238 gereği tapu siciline şerh edilebilir. Buna karşılık yasal önalım hakkı, TMK md. 732-734 hükümlerine tâbi olup, kanun gereği doğar. Bunların tapu siciline şerhi söz konusu değildir.
Önalım hakkı uygulamada oldukça önemli bir yere sahip olup, doktrinde de tartışma konusu edilmiştir. Biz de bu çalışma ile önalım hakkının hukuki niteliği, kullanılması ve kullanılmasının sonuçlarını incelemeyi amaç edindik. Bu amaçla yaptığımız çalışmada doktrindeki görüşlerden, uygulamadan ve mukayeseli hukuktan faydalandık. Önalım hakkını incelerken yasal önalım hakkı ile sözleşmeden doğan önalım hakkı arasında bir fark gözetmeden, her iki önalım hakkına da cari esasları belirlemeye gayret ettik.
Dr. Öğr. Üyesi Nagehan KIRKBEŞOGLU
- Eğitim Sayısı 0
- E-Kitap Sayısı 6
- Eğitim Alan Kişi Sayısı 0
- E-Kitap Alan Kişi Sayısı 721
Eğitmen Hakkında
Kırkbeşoğlu, Muğla Üniversitesinde akademisyenlik yapmaktadır.
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.
Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.
Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.
Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.
O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.
Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.
Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.
Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:
Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.
Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.
Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.
Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.
Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.
Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…