E-Kitaplar
Yasal Mal Reji̇mi̇nde Borçlu Eşi̇n Alacaklıları Tasfi̇ye Davası Açabi̇li̇r mi̇?
- Yayınevi: Aristo Yayınevi
- Yazar: Prof. Dr. Şükran ŞIPKA
- Sayfa Sayısı: 20
- Yayın Tarihi: 08.09.2023
- Baskı: 1
- Tür: E-kitap
- Basılı Olsaydı Fiyatı: 30,00
Bu kitap 1171 kez incelendi; 34 adet satıldı.
Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Medeni Hukuk
Davacı (alacaklı bankanın vekili), eşlerin anlaşmalı olarak boşanması sonrasında davalı kadının (borçlu), diğer davalı erkekten hak ettiği edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklı katılma alacağının davalı erkekten tahsili ve İİK.283 gereği davaya konu menkul ve gayrımenkullerin haczini ve satışını talep etmiştir. İlk mahkeme davayı kabul etmiş ve davalı erkeğin edinilmiş malvarlıklarının tasfiyesini yaparak, borçlu kadın lehine doğan bir miktar (34.276-TL) katılma alacağı için, davacının başlatmış olduğu icra takip dosyası yönünden haciz ve satış isteme yetkisi tanımıştır.
Prof. Dr. Şükran ŞIPKA
- Eğitim Sayısı 5
- E-Kitap Sayısı 4
- Eğitim Alan Kişi Sayısı 24473
- E-Kitap Alan Kişi Sayısı 1768
Eğitmen Hakkında
1982 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1984 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Özel Hukuk alanında yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 1992 yılında İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Özel Hukuk alanında doktora programını bitirmiştir. 1993 yılında İstanbul Üniversitesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı’nda yardımcı doçent unvanını kazanmıştır. 2003 yılında aynı anabilim dalına doçent olarak atanmıştır. 2011 yılında ise İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı’na profesör olarak atanmıştır. Uzmanlık alanları; Medeni Hukuk, Aile Hukuku, Borçlar Hukuku’dur. Prof. Dr. Şükran Şıpka halen İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı’nda Öğretim Üyesi olarak ve İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı olarak çalışmaktadır. Ayrıca Aile Hukuku Derneği’nin kurucu üyesi ve yönetim kurulu üyesidir.
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.
Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.
Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.
Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.
O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.
Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.
Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.
Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:
Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.
Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.
Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.
Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.
Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.
Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…