Menu

Arama Yapın

İcra İflas Hukukunda Güncel Meseleler 2024 | Hemen Kaydolmak İçin Tıkla

Menu

Bu kitap, e-kitap formatında olduğu için 0,16 ağaç kesilmekten kurtarılmıştır.

E-Kitaplar

Adi̇ Ortaklık Paydaşı Tarafindan Düzenlenen Kambi̇yo Senedi̇nden Doğan Sorumluluğa İli̇şki̇n Sorunlar ve Yargı Kararlarının Değerlendi̇ri̇lmesi̇

30,00 TL
12,00 TL

Bu kitap 1237 kez incelendi; 19 adet satıldı.

Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Kongreler / Sempozyumlar, Ticaret Hukuku

Bireyler ister ideal ister ekonomik olsun, belirli bir amacı gerçekleştirmek üzere yola çıkarlarken çeşitli zorluklar sebebiyle güç birliği yapmayı tercih etmektedir. Söz konusu güç birliği çoğu zaman “ortaklık” biçiminde ortaya çıkmaktadır.

Ortaklık ilişkisi kanunun tüzel kişilik tanıdığı ve oluşumunu belirli şekil şartlarına tabi tuttuğu bir ortaklık tipi çerçevesinde oluşuyor ise hukuki sorunlar daha az karmaşık hale gelmekte ve daha kolay çözümlenebilmektedir. Öte yandan ise ortaklığa bir tüzel kişiliğin atfedilmediği, kuruluşun bir merasimi gerektirmediği ortaklılarda, ortaklık ilişkileri geniş bir alana yayılmakta; hukuki sorunlar daha karmaşık ve çözümü zor bir hale gelmektedir. Hukuken daha zorlu bir alanda bulunan bu ortaklıklar, “adi ortaklık” çatısı altında toplanmaktadır.

Öğretide, pek çok tanım yapılmakla birlikte, genel olarak, “adi ortaklık; emeklerini veya araçlarını herhangi bir müşterek amaç doğrultusunda birleştirerek, bu amaca ulaşma konusunda birlikte çaba göstermeyi sözleşmeyle birbirlerine karşı yükümlenen kişilerce oluşturulan, tüzel kişiliği bulunmayan bir kişi topluluğudur”. Adi ortaklık sözleşmesi, TBK (Türk Borçlar Kanunu) md. 620 ila 645 hükümlerinde düzenlenmiştir. Bu bağlamda gerek md. 620/23 gerekse TTK md. 1264 gereği; hukukumuzda adi ortaklık hükümlerine oldukça geniş bir uygulama alanı tanınmıştır. Diğer taraftan kuruluşundaki kolaylık ve ortaklara tanınan hareket alanının genişliği gibi sebeplerle çokça tercih edildiği de ifade edilmelidir.


FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

 

Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.

 

Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.

 

Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.

 

Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.

 

O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.

 

Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.

 

Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.

 

Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:

 

Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.

 

Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)

 

FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.

 

Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.

 

Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.

 

Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.

 

Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…