Menu

Arama Yapın

İcra İflas Hukukunda Güncel Meseleler 2024 | Hemen Kaydolmak İçin Tıkla

Menu

Bu kitap, e-kitap formatında olduğu için 0,37 ağaç kesilmekten kurtarılmıştır.

E-Kitaplar

Ürün Sorumluluğunun Diğer Sorumluluk Halleri İle İlişkisi

  • Yayınevi: Aristo Yayınevi
  • Yazar: Arş. Gör. Hasan Ali GÜÇLÜ
  • Sayfa Sayısı: 51
  • Yayın Tarihi: 06.02.2022
  • Baskı: 1
  • Tür: E-kitap
  • Basılı Olsaydı Fiyatı: 30,00
30,00 TL
12,00 TL

Bu kitap 2109 kez incelendi; 14 adet satıldı.

Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Kongreler / Sempozyumlar, Tüketici Hukuku

Hukukumuza ilk defa mülga 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 2003 yılında değiştirilen 4. maddesi ile giren imalatçının sorumluluğu kavramı, 2021 yılında yürürlüğe giren 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu ile yasal düzenlemeye kavuşmuştur.

Eski tabirle imalatçının sorumluluğu ya da ürün sorumluluğu, iş bölümüne dayalı ekonomik düzenlerde satıcı ve satışa söz konusu olan malın üreticisinin farklı olması durumunda, kusursuz olan satıcının sözleşme hükümlerine göre sorumlu tutulamaması, imalatçının ya da üreticinin ise kusurunun çoğu zaman ispat edilememesi sebebiyle ortaya çıkmıştır. İmalatçının sorumluluğu kavramının mukayeseli hukuk incelendiğinde ilk başta Amerika Birleşik Devletleri’nde ortaya çıktığı görülecektir. Önceleri imalatçının sorumluluğu, kusur esasına dayandırılmıştır. Ancak günümüzde mahkeme kararları incelendiğinde, ürün sorumluluğunun kusursuz sorumluluk türü olduğu görülecektir.

Türk hukukunda, imalatçının sorumluluğu uzun bir süre yasal düzenlemeye kavuşturulmamıştır. Bu kavram, hukukumuza ilk defa 4077 sayılı mülga Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesine dayanılarak çıkarılan Ayıplı Malın Neden Olduğu Zararlardan Sorumluluk Hakkında Yönetmelik ile girmiştir. Benzer bir düzenlemeye 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da yer verilmemiştir.

2021 yılında yürürlüğe giren 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu ile birlikte ürün sorumluluğu yasal bir düzenlemeye kavuşmuştur. Ürün sorumluluğu, her ne kadar özel bir kanun ile yasal düzenlemeye kavuşmuş olsa bile uygulamada bazı problemlerin olacağı açıktır. Bu tebliğ ile bu problemler tespit edilmeye çalışılacak ve tespit edilen problemlere çözüm önerileri getirilmeye çalışılacaktır. Yine mukayeseli hukukta ürün sorumluluğunun nasıl ele alındığı irdelenecektir. Ürün sorumluluğunun diğer sorumluluk halleri ile kıyaslanması çalışmamızın asıl konusunu oluşturacaktır.

Anahtar Kelimeler: ürün sorumluluğu, imalatçı sorumluluğu, kusursuz sorumluluk, mukayeseli hukuk, ayıplı mal

Akademisyen

Arş. Gör. Hasan Ali GÜÇLÜ

  • Eğitim Sayısı 22
  • E-Kitap Sayısı 12
  • Eğitim Alan Kişi Sayısı 30197
  • E-Kitap Alan Kişi Sayısı 7008
Tüketici Hukuku Enstitüsü
Sertifika
Tekrar İzle
Ekli Dosya

XII. TÜKETİCİ HUKUKU KONGRESİ

  • 23 Kasım 2024 Eğitim Tarihi
  • 11:00 - 17:00 Eğitim Saati
  • 360 Dakika
500 TL

Eğitmen Hakkında

1993 Ankara doğumlu olan, 2015 yılında Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden birincilik derecesiyle mezun olan Hasan Ali Güçlü, 2017 yılı itibariyle Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Medeni Hukuk Anabilim Dalında araştırma görevlisi olarak görev yapmaktadır. Yüksek lisans eğitimini “Franchise Sözleşmesi” konulu yüksek lisans teziyle 2020 yılında Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Programında tamamlamıştır. Halen Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk/Medeni Hukuk anabilim dalında doktora eğitimini sürdürmektedir. Ankara Barosu üyesidir. İngilizce ve Almanca bilmektedir. Medeni hukuk alanında bilimsel makaleleri ve uluslararası kongrelerde sunmuş olduğu çok sayıda tebliği bulunmaktadır.

Sosyal Medya


1993 Ankara doğumlu olan, 2015 yılında Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden birincilik derecesiyle mezun olan Hasan Ali Güçlü, 2017 yılı itibariyle Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Medeni Hukuk Anabilim Dalında araştırma görevlisi olarak görev yapmaktadır. Yüksek lisans eğitimini “Franchise Sözleşmesi” konulu yüksek lisans teziyle 2020 yılında Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Programında tamamlamıştır. Halen Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk/Medeni Hukuk anabilim dalında doktora eğitimini sürdürmektedir. Ankara Barosu üyesidir. İngilizce ve Almanca bilmektedir. Medeni hukuk alanında bilimsel makaleleri ve uluslararası kongrelerde sunmuş olduğu çok sayıda tebliği bulunmaktadır.


FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

 

Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.

 

Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.

 

Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.

 

Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.

 

O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.

 

Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.

 

Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.

 

Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:

 

Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.

 

Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)

 

FORMÜL:

 

Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı

 

E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.

 

Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.

 

Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.

 

Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.

 

Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…