E-Kitaplar
Paralel Evrenlere Yolculuk Hali̇nde Özelli̇kle Ki̇şi̇li̇ği̇n Sonu, Mi̇ras Ve Bi̇rden Fazla Ki̇şi̇yle Evli̇li̇k Hakkında Yaşanabi̇lecek Meseleler
- Yayınevi: Aristo Yayınevi
- Yazar: Doç. Dr. Sera REYHANİ YÜKSEL
- Sayfa Sayısı: 21
- Yayın Tarihi: 28.06.2024
- Baskı: 1
- Tür: E-kitap
- Basılı Olsaydı Fiyatı: 30,00
Bu kitap 970 kez incelendi; 2 adet satıldı.
Kategoriler: Bütün Hukuk Kitapları, Kongreler / Sempozyumlar, Medeni Hukuk
Son dönemin popüler yazarlarından Matt Haig’i sanırım bilirsiniz. Yazarın “Gece Yarısı Kütüphanesi” romanı “Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var. Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider. Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatının olacağını görürsün. Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?” sorusunu yöneltir. Her yaşam milyonlarca kimi büyük kimi küçük seçimler içerir ve bir kararın yerini başka bir karar aldığında tüm sonuçlar değişir; yani dönüşü olmayan bir sapma gerçekleşir ve bu başka sapmalara yol açar; ne kadar çok olasılık varsa o kadar çok hayatın vardır, diye devam eder.
Doç. Dr. Sera REYHANİ YÜKSEL
- Eğitim Sayısı 47
- E-Kitap Sayısı 31
- Eğitim Alan Kişi Sayısı 84896
- E-Kitap Alan Kişi Sayısı 36201
Aristo Hocam HMGS 2025 NİSAN
- 30 Nisan 2025 Eğitim Tarihi
- 12:00 - 22:00 Eğitim Saati
- 600 Dakika
Eğitmen Hakkında
Doç. Dr. Sera Reyhani Yüksel lisans derecesini 2007 yılında Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde, yüksek lisans derecesini 2009 yılında Marmara Üniversitesinde kamu hukuku alanında aldıktan sonra, doktora derecesini 2013 yılında yine Marmara Üniversitesi’nde özel hukuk alanında almıştır. 2014 yılından 2022 yılı Mart ayına kadar Doğuş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak görev yapmış ve çok sayıda lisans ve yüksek lisans dersleri vermiştir. 2022 yılı Mart ayından itibaren ise Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi olarak çalışmalarına devam etmektedir.
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
Kağıt yapımında, genellikle iğne yapraklı ağaçlardan Ladin ve Çam ağaçları kullanılmaktadır. Çoğunluk çam ağacına aittir.
Dünya çapında her gün 80.000 ila 160.000 ağaç kesilmekte ve kağıt endüstrisinde kullanılmaktadır. Ormanlar yok edilmekte, küresel ölçekte iklim değişikliğine sebep olmaktadır.
Bir çam ağacının boyunu ortalama 18 m, yarıçapı da 15 cm eder. Bu durumda bir çam ağacı 1,2717 metreküptür. 0.0083 metreküp odun yaklaşık 4,5 kg gelir. Bu durumda 1,2717 metreküp odun yani bir ağaç 690 kg gelecektir.
Bir ağaçtan elde edilen kağıt, ağacın ağırlığının yarısı kadar etmektedir.
O halde, ortalama bir çam ağacı 690 kg ettiğine göre, elde edilecek kağıt 345 kg olacaktır.
Bir A4 beyaz kağıdın ağırlığı 5 gr etmektedir. Demek ki, bir ağaçtan 345000/5 = 69000 adet A4 yaprağı elde edilmektedir.
Günümüzde özellikle dijital kitap baskılarında, kitabın boyutu ne olursa olsun A4 boyutunda kağıt harcanmakta olup, kesime giren kısımları atılmaktadır.
Buraya kadar elde edilen verilerle şöyle bir formül çıkartılabilmektedir:
Kitabın sayfa sayısı / 2 = kitapta kullanılan kağıt yaprağı.
Her kitabın asgari 1000 adet basıldığı (ki ortalama çok daha yüksek çıkacaktır)
FORMÜL:
Kitabın Sayfa Sayısı / 2 x 1000 / 69000 = 1000 adet basılan bir kitap için kesilen ağaç sayısı
E-kitaplar geleceğimizi kurtaracak. Gelin e-kitapları daha çok sevelim, doğaya bir nebze olsun nefes verelim.
Peki basılı kitapların çevreye verdiği tahribat sadece ağaç ile mi sınırlı? Tabii ki hayır! Bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletlerinde hava kirliliğinin yüzde yirmisini kağıt fabrikaları oluşturuyor. Bununla birlikte havayla sınırlı kalmayıp su kirliliğine de büyük ölçüde neden oluyor. Zira kağıt, yapısı gereğince bol suya ihtiyaç duyar.
Modern tesislerde bile 1 ton kağıt üretebilmek için yaklaşık 50 ton su kirletilmektedir.
Artık karar sizin? E-kitap teknolojisi yokken elbette kitaplar ağaçlardan daha önemli idi. Zira, entelektüel hale gelen her birey doğayı korumak için fazladan çaba harcayabilecek bilince kavuşmuş olacaktı.
Ya şimdi? Tamamen zararsız bir teknoloji varken, hala zararlı nostaljik alışkanlıklarınıza devam mı etmek istiyorsunuz? Siz bilirsiniz…